Beklenti Teorisi Nedir?
- 3 March 2021
- 317 Görüntülenme
- 0 Yorum
Bu yazı, Amos Tversky ve Daniel Kahneman’ın Prospect Theory’sini açıklamaktadır. Okuduktan sonra bu güçlü Karar Verme aracının temellerini anlayacaksınız.
Beklenti Teorisi nedir?
Beklenti Teorisi, 1970’lerde İsrailli psikologlar Amos Tversky ve Daniel Kahneman tarafından geliştirilen davranışsal bir ekonomik teoridir. Karar alma (belirsiz) tercihinin koşullara bağlı olduğunu belirtir. Birlikte, beklenti teorisini davranışsal ekonominin bir parçası olarak açıkladıkları “ risk altında kararın bir analizi ” yazdılar. Beklenti Teorisi, insanların risklerin dahil olduğu ama sonuçların zaten bilindiği alternatifleri nasıl seçtiğini açıklar. İnsanlar nihai sonuçtan ziyade kayıpların ve kazanımların potansiyel değerine göre karar verirler. Kayıplar ve kazançlar, yöntemler ve/veya sistemler yoluyla gün ışığına çıkan mevcut gerçekler (sezgisel) kullanılarak değerlendirilir. Beklenti teorisi tanımlayıcı bir teoridir ve optimal kararları tahmin etmek yerine gerçek hayattaki seçimleri modellemeye çalışır.
Şema Teorisi
Prospect Theory, beklenen fayda hipotezine bir alternatif olarak Tversky ve Kahneman tarafından geliştirilmiştir. Bazı bilim adamları, insanların bir seçimin net sonucuna çok fazla bakmadıklarını ama seçimlere ağırlık verdiklerini göstermiştir. Buna fayda teorisi denir. Beklenti Teorisi, bir seçimin vereceği beklenen fayda ile ilgili olarak tercihlerin tanımıyla ilgilenir. Fayda teorisi, 1738 yılına kadar uzanır ve İsviçreli matematikçi ve fizikçi Daniel Bernoulli tarafından geliştirilmiştir. Uzun bir süre bu teori, sonuçları belirsiz olan kararlar için baskın açıklamaydı. Şanslar ve riskler mutlak değil, duruma bağlıdır. Kesinlik etkisi bunda bir rol oynar; kesin olan şeyler olası şanslardan ağır basar. Ayrıca birçok insan ‘kayıpların’ kazançlardan daha ağır bastığını düşünüyor.
Örnek dahil riskler
Tüm bu teoriler, riskleri ayrıntılı olarak tartışır. Bununla birlikte riskin ölçülebildiği ve belirsizliğin ölçülemediği risk ve belirsizlik arasında bir ayrım vardır. Bernoulli o sırada şansların ahlaki beklentiler temelinde farklı şekilde değerlendirildiğini belirtti. Beklenti Teorisi de buna dayanmaktadır ve bir piyango örneğine genellikle birkaç teoride atıfta bulunulur. Örneğin, 10 Euro’ya mal olan bir bilet ya hiç getirmeyecek ya da 10.000 Euro’luk büyük ödül getirecek ve bunun sonucunda ağırlıklı ortalama 5.000 Euro olacaktır. Buna referans noktası da denir. Çok fakir bir kişi piyango biletini 5.000 Euro’dan daha düşük bir fiyata satmak isteyebilir, zengin bir kişi ise 5.000 Euro’ya satın almak isteyecektir. Risk olasılığını kabul edecek. Bu yüzden alıp satmanın faydası, bir kişinin kendisini içinde bulduğu koşullara bağlıdır ve fakir adamın riskten kaçınma davranışını ve zengin adamın risk alma davranışını açıklar.
Kayıplar ve kazançlar
Ancak Kahneman ve Tversky, kayıpların ve kazanımların etkisini dikkate almadılar. Beklenti Teorisi, kayıplara atfedilen değerin genellikle kazanca bağlanan değerden daha büyük olduğunu göstermektedir. Teorilerindeki ana fikir akıl yürütmedir. Bilgi belirli bir şekilde sunulduğunda, insanlar başka seçimler yapma eğilimindedir. Kazanım odaklı bilgiler, insanları risklerden kaçınmaya daha yatkın hale getirir. ‘Kayıplar’ açısından olumsuz bilgi olması durumunda, bunun tersi olacak ve risk arama davranışı gösterilecektir. Bilginin etkisinin farkına vardığınızda, bununla (bilinçsizce) yönlendirilmemek için kendinizi buna hazırlayabilirsiniz.
Karar süreci
Beklenti Teorisi karar süreçlerini iki aşamada açıklar; ilk aşama ve değerlendirme aşaması. İlk aşamada, bir kararın sonuçları mevcut gerçeklere göre sıralanır (buluşsal yöntemler). İnsanlar hangi sonuçları eşdeğer gördüklerini belirler, bir referans noktası belirler ve ardından daha düşük sonuçları kayıp olarak ve daha büyük sonuçları kazanç olarak kabul eder. Sonraki değerlendirme aşamasında insanlar sonucun kendileri için sahip olacağı değeri (faydayı) aramaya başlarlar. Bu değeri potansiyel sonuçlara ve ilgili olasılıklara dayandırırlar. Bu bilgilere dayanarak, en yüksek değere sahip sonuçları seçerler ve sonrasında nihai olarak bir karar verirler.
Ne düşünüyorsunuz?
Beklenti Teorisi kişisel veya profesyonel ortamınızda uygulanabilir mi? Pratik açıklamayı tanıyor musunuz veya daha fazla öneriniz var mı? İyi karar vermek için başarı faktörleriniz nelerdir?
Düşüncelerinizi ve bilginizi aşağıdaki yorum kutusunda paylaşabilirsiniz.
Bu makaleyi beğendiyseniz, modeller ve yöntemler hakkındaki en son gönderiler için bültenimize kaydolabilirsiniz.
Yorumunuzu bırakın